Osmanlı Hanedanının Bursa’da yaşayan son padişahı II. Murad Han kimdir?
Muradiye Külliyesi Osmanlı Padişahlarından II. Murad han zamanına aittir. II. Murad Han 1402 yılında doğmuştur. 1402 – 1413 yılları Osmanlı Devleti için Fetret dönemidir. Babası I. Mehmed Han Dedesi Yıldırım Bayezid ile Germiyanoğulları Beyinin kızı Devlet Hatun’un oğludur. I. Mehmed Fetret döneminde iç ve dış düşmanlara karşı amansız bir mücadele vermiştir. Yıldırım Bayezid’in oğlu olarak dünyaya geldiği için Babası gibi hızlı hareket eden, çabuk kararlar alan bir yapıya sahipti. I. Mehmed için Osmanlıyı yeniden kuran padişah denilmesi pek de hatalı olmaz. Tüm bu karışıklık içinde dünyaya gelen II. Murad, iç isyanlar ve sürekli savaşlarla mücadele eden babasının vefatı üzerine 19 yaşında tahta geçti. I. Mehmed’in ölüm haberi bir süre gizlendi. Böylece devletin tekrar karışıklık yaşaması ikinci bir Fetret devri engellenmiş oldu.
TAHTA ÇIKIŞI
II. Murad Han, babası Çelebi Mehmed Han ve Yıldırım Bayezid Han’ın aksine sakin görünümlü bir padişahtı. Tahta geçtiğinde ilk işi babasının Bugün Yeşil Türbe dediğimiz yere defnini sağladı. Çelebi lakablı babası beyin kanamasından ölmüş olsa da vücudunda 24 savaşın onlarca izini taşıyordu. Osmanlı’nın en savaşçı komutanlarından biridir.
30 yıl Osmanlı devletini idare eden Padişah sakin yapısına rağmen politika ile savaşı birlikte en iyi yöneten padişahların başında gelmektedir. Muradi adı ile şiir yazan padişahın sefer ve savaşları ise Avrupa’yı tedirgin etmiştir.
Venedikliler, Bizanslılar (Doğu Roma), Macarlar, Sırplar, Eflak Beyliği, Doğuda Memlükler, Kardeşi Mustafa’nın isyanı ve Karamanoğullarının isyan ve bozgunları ile oldukça yorulan padişah yaptığı antlaşmalar sonrasında ilk defa vefat etmeden oğlu II. Mehmed Han’a 12 yaşında iken padişahlığı devretti. Erken verilmiş bu karar sonrasında vezirlerin ön plana çıktığı yeni bir dönemin de başlangıcı oldu. Tahtta bir çocuk olmasını bilen pek çok düşman yeniden harekete geçti.
Macarlar ve Arnavutlar antlaşmaları bozdular ve Macarlar Edirne’ye saldırdılar. çıkan karışıklık yetmiyormuş gibi Çelebi Orhan’da tahttan kardeşini indirmek için harekete geçmişti. Tüm bunlar olurken II. Murad çağrılara ilk başta cevap vermezken sonunda Ordunun başına geçti ve Varna zaferini ardından Arnavut isyanını bastırdı.
İkinci defa tahta geçen Murad oğlunu tahtın halefi olarak bıraktı ve 1450 yılında oğlu Mehmed’in düğününden bir müddet sonra Vefat etti.
II. Murad Han devleti idare ettiği dönemde çevresine pek az müdahale eden ancak emir verdiğinde çok hızlı bir şekilde yapılmasını isteyen bir padişahtı. Döneminde Ordu nizamı ve emir komutada aksamaya mahal vermemiş, devletin başındaki karar veren kişinin devleti ayakta tuttuğunu dedesi ve babasından tecrübe ettiği için sadece savaş değil pek çok politik kararla devletin bekasını sağlamıştır. Dedesi ve Babası Bursa’nın doğu tarafında defnedilirken kendisinin mezarı Bursa’nın batısında yer almaktadır. Mezarı vasiyeti üzerine üstü açık bırakılmıştır.
II. Murad’ın devletçilik anlayışında Türk Dilin kullanılması oldukça önemli bir konu halindeydi. Dilin okunması ve yazılarında kullanılması talebi ile pek çok tarihi olayın nakli ve eserin oluşması da onun döneminden sonradır. Kendi de şiirlerinde buna dikkat etmiş ve oğlu Mehmed’in yetişmesinde çok önemli rolü olmuştur.
Muradiye Külliyesi Tophane çıkışında Muradiye Mahallesinin merkezi konumundadır. Külliye ve çevresi bölgedeki çarpık yapılaşmada yeşil kalabilmiş tek yerdir. Külliye içerisinde kuzey kısmında merkez noktada Cami, Caminin batı ve güney bölümünde mezarlık ve türbeler yer alır. En kuzeyde yolun karşısında Aş evi olarak yapılan ve bugün Darül Ziyafe adı ile özel bir Türk Restaurantı olarak hizmet vermektedir. Caminin kuzeybatı bölümünde şadırvan ve yolun karşısında Osmanlı Evi yer almaktadır. Caminin batısında Kanser Teşhis merkezi ve Muradiye İlk okulu Külliyenin bir parçasını oluşturur. Ayrıca Sağlık müzesi de burada yer alır.
II. Murad’ın Türbesi Caminin güneybatısında üstü açık olan türbedir.