San Marco Meydanı Venedik
San Marco meydanı üç önemli noktadan oluşuyor. San Marco Katedrali, Düka Sarayı ve San Marco Kulesi.
Her biri ayrı birer mimari harika diyebiliriz. Her biri için yüzlerce kitabın olması oldukça şaşırtıcı. Tabi tarihi hakkında oldukça ilginç anlatımların olması burayı daha da çekici kılıyor.
San Marco Katedralinin oluşumu 8. yüzyıl dolaylarında başlamış. Düka sarayına ek bir yapı olarak başlamış ve kuleyle bağlantısı olan ve günümüzde ilk kısmı hazine odası olan bölüm bugün ziyarete tamamı açık değil. Katedralin hikayesi günümüzde biraz karışık. Tüccarların Aziz Mark’ın cenazesini getirdiklerini söyledikleri belki de tamamen bir yalan olma ihtimali var.
Bir teoriye göre ki beni buraya çeken en önemli şey de bu zaten. Makedonyalı İskender’in naaşının korunmak için buraya Venedik’in kalbine getirildiği iddiası. Özetle açıklamak gerekirse; Venedikli tüccarlar bir gün ellerinde Aziz Marco’nun emanetlerini getirdiklerini söylemeleri ile başlıyor. Aziz Marco Mısır’da evangelist misyoner bir Hristiyan. Ancak yeni ortaya çıkan bu iddialara göre; Hristiyan inancın giderek yayılması ve Paganist inanca vandalist yaklaşımları nedeniyle İskenderiye’de yer aldığı düşünülen İskender mezarının buraya San Marco katedraline getirildiği söyleniyor.
Getirilen kim olursa olsun bugün Venedik bu meydan ve burada yer alan mimariler sayesinde milyonlarca turist buraya akın ediyor. Yoğun Turist bölgede yer alan Kule de Düka Sarayı ve Katedral arasında yer alıyor. Burada oturup kahvenizi yudumlarken kalabalığın ve manzaranın tadını çıkarmadan ayrılmayın.
Alttaki video çekimi çok güzel izlemenizi tavsiye ederim.